Omurga
Büyük enerji meridyenleri, çakralar ve nöronların koltuğu olan omurga, yaşam kalitemizi tanımlar. Anne rahminde oluşan ilk yapı omurgadır. Fiziksel bedenimizin ana yapı taşıdır. Tıpkı bir ağacın gövdesi gibi beynimize kadar uzanır.
Fiziksel bir bakış açısından, omurga, sinirler yoluyla beyne aktarılan tüm vücut uyaranları için önemli bir kanaldır. Beyin ile birlikte merkezi sinir sistemimizin bir parçasıdır. Ama aynı zamanda manevi düzeyde, omurga tüm enerjimizin kaynağıdır.
Bir çok insan sırt, bel ve boyun ağrısı çeker. Bu ağrılar aynı zamanda duyguları, karakteristik özelliklerini etkiler. Fiziksel olarak ne kadar sağlıklı bir yapıya sahip olursak manevi duyguları da geliştirmemiz o kadar mümkün olur. Omurga çakra/kilit dediğimiz bölgelerimizin de bulunduğu yerdir. Tüm organlarımızı destekleyen, kalbimize ve beynimize giden yoldur.
Ruhsal uyanış, taç/baş bölgesinden kök/sakral-kuyruk sokumuna kadar uzanan yolda enerjinin akışı ile sağlanır. Enerji çalışması yapabilmek için tüm kilitli/ bloke edilmiş noktaların açılması gereklidir.Yaşam enerjisinin, fiziksel bedende doğru şekilde dolaşmasına izin verdildiği taktirde vücuttaki tüm manevi merkezler beslenir ve zamanla evrenin güçleri ile bağlantı sağlanır.
Vücuttaki herhangi bir acıyı çözmek için hem fiziksel hem de duygusal sorunları çözmeğe istekli olmamız gerekmektedir. Vücuttaki ağrı, fiziksel yapıyı dengeden uzaklaştıran ve kaslar ile durumu telafi etmeye zorlayan tekrarlayan eylemin bir sonucu olabilir. Vücud denge yaratmaya çalışır, bu nedenle her gün bir şeylerle dolu bir çanta taşıyorsanız, omzunuzda, sırtında ve hatta kalçanda bir miktar ağrıya sebebiyet verecektir. Gün içinde tekrarlayan hareketlerini gözlemlemek önce fiziksel bedene hakimiyeti sağlayarak duygusal farkındalığı arttırır. Fizikselin/duygusala, duygusalın/fiziksele yansıttığı ağrının kaynağı nedir?
Kaslar duygusal hafızayı depolar. Vücudun yaşamı boyunca katettiklerini saklar. Aynı zamanda sırtın her kısmı farklı duyguları depolama eğilimindedir. Bel bölgesinde ki ağrıya sebebiyet veren sakrum yani omurganın altında ki üçgen kemik, kutsal kemik olarak kabul edilir. Çok fazla korku tutabilir. Sakrum, en çok finansal korkuları, hayatı idama ettirme konularını, güvenlik duygusunu işler. Ağrılar yaşamsal kaliteyi düşürdüğü gibi manevi açılımı da engellemektedir.
Kürek kemiği bölgesinde ki ağrılarda, travmaları, üzüntü, keder gibi duyguları içinde hapsederek fiziksel olarak blokajları oluşturur.
Köklenmekten gelen güç kelimelerle ifade edilemez. İster ayakta ister uzanmış olsun, bizi aşağıdan tutan ve sonunda kesinlikle yeri doldurulamayan bir şeyin muazzam desteğini hissederiz. Bu yüzden omurganızın, desteğinizin, omurganızın temsil ettiği şeyin - maddi dünyadaki kökünüzün ve ilahi olanla bağlantınızın tam bilincinde olarak fiziksel olarak kök salmaya davet ediyorum.
Fiziksel bedenin sağlığı, duygusal ve manevi boyutumuzu besler. Bedenini sev; sevdiğin şeye daha özen gösterirsin. Bedenine saygı göster; her bedenin işleyişi, hızı farklıdır.
Bütününe sahip çık!
Yorumlar
Yorum Gönder