Metamorfoza giden yolculuğun ilk adımları; Rüya alemi.
Okul çağında olmadığımı net olarak hatırlıyorum. Sanıyorum 5 veya 6 yaşlarındayım. Yaz mevsimindeyiz, evde misafir olduğu için ablalarımın yanında yer yatağında iç çamaşırlarımla sere serpe yatıyorum. Uykumun içinde bir kadın sesi duyuyorum ve gözlerimi açıyorum. "Kalk! Üşüyeceksin" diyor. Yatakta doğrulup sesin geldiği yöne bakıyorum. Başımın ucunda ışıktan oluşmuş kucağında bebek tutan bir kadın görüyorum. Bakışlarımı kadından, vücuduma çeviriyorum. Bacaklarımı gördüğümü hatırlıyorum. Bana harfi harfine "atletimi, donumun içine sokmamı" söylüyor. Dediğini uyguluyorum. Saçımı okşayıp bana gülümsüyor ve şimdi uykuna devam edebilirsin diyor. Tatlı bir huzur, tanımlanamaz bir mutluluk doğuyor içime anında uykuya dalıyorum. Sabah kalkınca rüyamı anımsıyor ve kendime bakıyorum gerçektende fanilamı kilodumun içine sıkıştırmışım. Annemdi herhalde diye düşünüyorum. Kahvaltı hazırlayan anneme "Gece beni uyandırıp uyandırmağını soruyorum."Odanıza bile girmedim" diyor. Ablalarım olsa gerek diyorum. Yine olumsuz cevap alıyorum. Kahvaltıda misafirler dahil herkese gece beni kim uynadırdı diye soruyorum, hala o güzelliğin, gerçekliğin etkisindeyim ve merak içindeyim. Yine olumsuz cevap ile karşılaşıyorum. Israrla sorgulamam üzerine annem soruyor. Rüyamı anlatıyorum. Annemin rüya görmüşsün dediğini anımsıyorum. Eh çocuk aklı evde bebek yok ki biri gelsin de bebekle beni uyandırsın kısmını düşünemiyorum. Sanırım bu tecrübe ile rüya aleminin kapıları açılıyor.
Hatırladığım ve beni derinden etkileyen ikinci rüyam hemen ardından geliyor. Yine aynı yaşlar olduğunu tahmin ediyorum: Her yer karanlık ve orman gibi ağaçların olduğu bir yerdeyim. Birinin seslendiğini duyuyorum ama o kişiyi göremiyorum sadece ses var. "Çıkmama yardım et lütfen" diyor. Toprağa bakıyorum, ses kendini tekrarlıyor. Kazmaya başlıyorum, küçük kemikler çıkartıyorum. Gözüme betonarmeden dikdörtgen kap gibi içi boş bir şey takılıyor ve ses kemiklerini içine koymamı söylüyor. Dediklerini yapıyorum. "Şimdi üstüme toprak koy" diyor onu da yapıyorum ve uyanıyorum.
Bu rüyayı üç kez peşpeşe görüyorum ve bir daha bu rüyayı görmek istemediğimden korku ile anneme anlatıyorum. Annem ağlıyor. Neden ağladığını anlamıyorum sonra bana varlığından bi'haber olduğum bir abim olduğu ve fiziksel bir rahatsızlıktan dolayı 5-6 yaşlarında hayatını kaybettiği anlatılıyor.Yani benden 14 yaş büyük bir ağabeyim varmış bunu da öğrenmiş oluyorum. Neyse rüyam üzerine babam ve annem birileri ile konuşuyor. Şu an idrak ediyorum ki mezarı ile ilgili bir işlem yaptırdılar. Sonra ailecek mezarına ziyarete gittiğimizi anımsıyorum. Bir sesin bana "teşekkür ettiğini" duyuyorum. İçimden arada beni ziyaret eder misin? diye soruyorum....
Çocukluğumda beni derinden etkileyen rüyalarımdan seçmeler oldu. Her birini anlatmam zaman alır. Belki arada hatırladığım kadar hizmetini tamamlamış yaşanmışlıklardan bahsetmeye çalışırım.
Belki sen de şuan için anlam veremediğin rüyalardan, deneyimlerden geçiyorsundur. Her durumun, her oluşun bir zamanı var. Ve vakti gelince istesen de istesen de seni o yola soktuğuna inanıyorum.
Rüyalarımın başlangıcı böyle biraz duygu tosunu oldum izninle.
Sevgiler
Yorumlar
Yorum Gönder