Geçmişin Duvarları Geleceğin Engelleri
Günlük hayatta ki düşüncelerimizin ana ve geleceğe dair etkilerini fark ettin mi bilmiyorum..
Bir işe odaklanmış çalışırken içine düşen bir şüphe ile yaptığın işte yanlışlıkların ola geldiği dikkatini çekti mi?
Bilinçaltı hiç durmadan çalışan saklı bir bellektir ve günlük hayatımızı etkiler. Bu durumu bilinçaltını etkilemeyi amaçlayan reklamlara benzetebiliriz. Bu reklamlara (mesajlara) subliminal reklam deniliyor. Kullandıkları yöntemler reklam afişleri, logolar, rakamlar, gözle algılanamayacak ama bilinçaltının arkada algıladığı kısa süreli imajlar, flaşlar, sesler gibi sana bir şeyi empoze etmeye çalışır.
Bilinçaltımızı da kısmen bu duruma benzetebiliriz. İşlerini yoluna koymaya çalışan bir arkadaşımın geçen bahsettiği konu da buydu. Her şey yolunda giderken tam sistemi rayına oturtmuşken bir den kaygının, endişenin içine düşmesi. Geçmişte yaşadığı başarısızlıklar, empoze edilen olumsuz duyguların farklı bir şekilde nüksetmesi. Çocuklukta duyduğu bazı yakıştırmalar nedeni ile başarıyı kendine layık görmeme, yakıştırmama hissi..
Geçmiş zamana baktığımızda özellikle çocukluk yaşlarında duyulan olumsuz cümleler veya yakıştırmalar hayatımızı etkilemektedir. Mesela "doğru düzgün yapamamışsın" veya "senden bir şey olmaz" gibi rencide edici cümleler, kelimelerin bıraktığı izler. Çocukluk veya gençlik döneminde bu gibi durumlarla başetme yönteminin şeklinin şimdiki hayatına, davranışlarına etkileri.
Hatta daha da ileriye giderek aile üyelerinin başarısızlıkları, özgüven eksiklikleri dahi senin yaşamını etkiliyor desem artık şaşırmayacağını biliyorum.. Toplum olarak geçmişten günümüze yokluk ile mücadele etmişiz. Alternatifleri görme eğiliminden, olaylara farklı açılardan bakma becerimisi gelişmemiş. Örneklemek gerekirse en basitinden tarım ülkesi olan topraklar doğru düzgün işlenmemiş, üretime teşvik edilmeyerek varlık içinde yokluğa itilmiş. Şu an ki durum daha da beter neyse bu örneği toplumsal yokluk anlayışına değinmek için verdim. "Çamurdan olsun ama benim olsun" zihniyeti, "küçük olsun, başımı sokacak bir evim olsun yeter" düşünceleri.. "ben kimim ki bunlara sahip olayım" mantığı ile harmanlanan düşünce silsilesinin yansımaları.
İşine odaklandığın ana geri dönelim. Her şey yolunda giderken düştüğün kaygı ile ne kadar doğru ilerlersin. Kaygının sebebi ne? Neden korkuyorsun? Korkunca veya endişelenince işlerin daha iyi bir hal mi alıyor yoksa!?... İlerleye biliyor musun?
Korku, endişe, güvensizlik, kaygı gibi duyguları görüp farkına varman senin hayatta ilerlemeni sağlayacaktır. Bu duygulara tutunmak ördüğün koca bir duvardan başka bir şey değildir. Bu duyguları tutunmak yerine seni motive etmelerini sağlayabilirsin. Kaygı duygusu ile kendini harekete geçirebilirsin. Şayet bu negatif duygulara sıkı sıkı sarılırsan, geniş bakış açısını daraltabilir, fırsatları göremeyecek bir ruh haline düşebilirsin. Hatta fiziksel veya ruhsal çıkmaza düşebilirsin.
İş yaşamında ki çekişmeler, birbirinin ayağını kaydırmalar.. Bu gibi davranışlar gelecek kaygısının, güven eksikliğinin sonuçlarıdır. Durup baktığında aslında herkesin baz amacı yaşayabilmek gelir sağlamaktır.
Gelecek kaygısı en büyük baş düşmanıdır insanın.. Ne olacağım endişesi..Ne bugünü, ne yarını kalır insanın. Korkunun içine hapsolarak kendini karanlığa sürükler. Hayatta ki her şey değişkendir. Çok varlıklı birini düşünelim. Bazen öyle bir an gelip yokluğa düşebileceği gibi, maddi imkanları kısıtlı biri de sahip olmadığı kadar varlık içinde olabilir. Hayat değişken ve süprizlerle doludur.
Hayatımıza giren her şeyi farkında olmadan kendimiz davet ederiz. Bu nedenle geçmişte ki bir düşüncen (dünde bir geçmiş hatırlatırım), dileğin, çocukluğunda veya yakın geçmişinde seni etkileyen durumlar, sözcükler var mı? Başarı veya başarısızlığı sadece ticari olarak görmemekte fayda var. Perspektifini genişleterek baktığında başarının, tüm hayatımı kapsadığını göreceksindir. İlişkiler, yaşam biçimi, mental gelişmişlik, algılama..yani seni sen yapan her şey..
"Ben bunu okusam da anlamam" veya "elim bu işlere hiç yatkın değil" "kafam basmıyor", ilişkiler konusunda "senden karı veya koca olmaz" "sen bir ilişkiyi dahi yürütemezsin" "senden hiç bir şey olmaz"... gördüğün gibi duvarlar istemediğin kadar..
Sakin bir kafa ve ruh hali ile hatta meditasyon posizyonuna geçip dingin bir hal içinde iken yakın ve eski geçmiş ile muhakeme yapmanı, bu düşünce şekillerini veya empoze edilenleri bulmanı rica ediyorum...Bu proses bir kaç saat içinde tamamlanacak bir süreç olmasa da başlamak için iyi bir zaman diye düşünüyorum. Bu çalışma ile geçmişte gelecekte yaşadığın olumsuzlukların nedeni karşına çıkacaktır. Yaşadığın olumsuzlukların nedenlerini farket ettiğin zaman düğümler çözülmeye başlayacak.
Örülen duvarların kaynağını bularak anı etkileyen durumların farkına varacağını biliyorum. Çözüm sensin.
Sonra da bir balyoz ile duvarları yıkarız ne dersin?
Yorumlar
Yorum Gönder